En Güzel İbretlik Dini Hikayeler Hak teâlâ, Cebrail aleyhisselama emreder: - Ya Cibril, git Malik’ten ümmet-i Muhammedin halini öğren! Cebrail aleyhisselam, Cehennem kapısına gidip sorar: - Ya Malik, ümmet-i Muhammedin hali nicedir? - Pek fenadır. - Onları görebilir miyim? - Tabii, der v e Cehennem perdesini aralar. O anda azap çeken müminleri görür. Müminler de onu görürler. Güzelliğine hayran kalıp Malike seslenirler: - Ey Malik, kimdir bu zat? Malik; - O, Cebrail’dir ki, Muhammed Aleyhisselama vahiy getirmiştir, der. Onlar, Muhammed aleyhisselam ismini işitince, hep birden bağırırlar: - Ey Cebrail, ne olur, Peygamber Efendimize bizden selam ilet ve şu halimizi bildir ona. Cebrail Aleyhisselam; - Hayhay, söylerim, der, v e üzüntüyle ayrılıp, Huzur-u İlahiye varır. Hak Teâlâ, sorar: - Ya Cibril! Ümmet-i Muhammedin hali nicedir? - Çok fenadır Ya Rabbi. Hak teâlâ; - Bunu, Habibime de haber ver! buyurur. Cebrail Aleyhisselam; - Başüstüne Ya Rabbi, der, v e emri getirir yerine.
Yavuz Sultan Selimden İran Şahı'na Ders Yavuz Sultan Selim zamanında, İran Şahı süslü bir sandık hediye gönderir. Sandık açılır, içinden çeşit çeşit değerli taşlar, altın, zümrüt, elmas takılar, süslü ve değerli ziynet eşyaları, kıymetli kadife, atlas kumaşlar çıkar. Fakat sandığın altına doğru inildikçe pis bir koku etrafa yayılır. Öyle dehşet bir kokudur ki bu, herkes burnunu tıkamaya, oradan uzaklaşmaya başlar. Sandığın en altındaki bohçadan geldiği anlaşılan koku dayanılmaz bir hal alır. Sonunda bohça açılır ve büyük bir hayvan pisliği çıkar ortaya. Bu Osmanlıya karşı yapılmış büyük bir ayıp ve hakarettir. Yavuz Sultan Selimden İran Şahı'na Ders verilmesi icap etmektedir. Cihan Padişahı hemen emir verir. "Herkes düşünsün, bu yapılan hakarete uygun bir cevap ve karşılık vermeliyiz." Orada bulunan Sadrazam ve diğer devlet erkanı görüşlerini belirtmeye başlar. Vezirlerden biri söz ister ve; "Sultanım, bu Devlet-i Âliyemize ve aziz milletimize karşı yap